2016 ekonomide "ya tutarsa" yılı oldu !!
Yılın son yazısı eğlenceli olsun diye uğraşacağım. Ne demişler, "Yeni yıla nasıl girersen, o şekilde devam eder." Doğru dememişler! Çünkü 2016'ya o kadar kötü başlamamıştık. Terör saldırılarının üzerine bir de darbe girişimi yaşadık. Bununla da kalmadı, ülkenin dört bir yanında bombalı saldırılar ve Rus Büyükelçisinin öldürülmesi başlı başına bir şok ve üzüntü oldu hepimiz için.
Yılın son yazısı eğlenceli olsun diye uğraşacağım.
Ne demişler, "Yeni yıla nasıl girersen, o şekilde devam eder." Doğru dememişler! Çünkü 2016'ya o kadar kötü başlamamıştık. Terör saldırılarının üzerine bir de darbe girişimi yaşadık. Bununla da kalmadı, ülkenin dört bir yanında bombalı saldırılar ve Rus Büyükelçisinin öldürülmesi başlı başına bir şok ve üzüntü oldu hepimiz için.
Sınır ötesinde gerçekleştirilen askeri operasyonların giderek daha karmaşık hale gelmesi, terör sebebiyle verdiğimiz şehitlere bir de operasyonlarda şehit olanların eklenmesi yıl boyunca bizleri yıpratan gelişmelerdi.
Kredi Derecelendirme Kuruluşlarının art arda kırdıkları notlar, sürekli yükselen Dolar/TL, daralan büyüme ve giderek sertleşen korumacılık yine 2016 yılında yaşadığımız olumsuz detaylardı.
Tüm bunlar olup biterken kanaat liderleri, iş insanları ve siyasetçilerden çok değişik yorumlar da dinledik. Mesela "Fed faiz artırınca Dolar düşecek" diyenler oldu. "Trump koltuğa otursun işler düzelecek" diyenler de cabası.
"Merkez Bankası Doların 3.0 TL'den fazla yükselmesine müsaade etmez" diyenlere ne demeli? "Bir gün düşecektir" şeklinde yaklaşanların argümanını anlamak zaten mümkün değil.
Yıl sonuna yaklaşırken "Bilançolar kapatılırken Dolar/TL yükselmez" yorumları artmaya başlayınca, bu sefer beni gülme tuttu. Bankacılık ve Sermaye Piyasalarıyla doğrudan ilgilendiğim 1990 yılından beri bu hurafeler konuşulur. Hiçbirinin de elle tutulur bir dayanağı yoktur. Yine de inanan çoktur.
Dış Ticaret Rejimini sertleştirenler de "Öyle bir ithalat engeli koyacağız ki, yabancılar mecburen burada üretecekler" diyorlar. Bu da başlı başına bir şehir efsanesi tadında bir
yaklaşım. Bir yatırımcı hayat pahalılığı ve vergiler sebebiyle daralan bir piyasaya neden yatırım getirsin?
Eğer 2017'de bu yaklaşımları değiştirmezsek, başımız belada. "Neden ekonomi daralıyor?" ya da "Neden ihracat artmıyor?" diye sorulduğunda, cevaplar burnumuzun dibinde ama başka tarafa bakıp, iddialı yorumlar atıyoruz ortaya.
Nasrettin Hoca'nın umudunu taşıyoruz belki de: "Ya tutarsa".
Prof. Dr. Emre Alkin
Emre Alkin